|
Max Payne`i artık tanımayanınız yoktur sanırım. Onu hepimiz kaybedecek birşeyi olmayan adam olarak tanıdık. İlk oyunun çıktığı dönemlerde Matrix`in popüler olması sayesinde, kullandığı Bullet-Time sistemi ile Max Payne gerek PC, gerek PS2 veya Xbox, çıktığı tüm platformlarda çok başarılı olmuştu. Peki ya oyunun devamı olan Max Payne 2: The Fall Of Max Payne aynı başarıyı yakalayabiliyormu? Sorunun cevabı hem evet, hem hayır. Kısa ve net olarak bunu açıklamamız gerekirse, sorunun cevabı en azından PS2 versiyonu için hayır. Oyunu belkide ilk kez PS2`de oynayacak olanlara başta hoş görünebilir, fakat oyunu önceden PC`de oynayıp bitirmiş birisi olarak, PS2 versiyonunun son derece başarısız bir port olduğunu söylemek zorundayım. Zaten sonradan port şeklinde PS2`ye uyarlanan oyunların genel kaderi bu olsa gerek, bu nedenle ben bu oyuna PS2`nin bir eksisi olarak bakmıyorum. Sonuç olarak PlayStation 2 hem PC hemde X-Box`tan son derece farklı bir sisteme sahip, ve bu sistemi sonuna kadar kullanabilen sayılı firma var (Konami, Polyphony Digital Inc. gibi) ve Max Payne 2 sanki PS2`de çalışmamak için yapılmış gibi sanki.
Oyun
İlk oyunu oynayanlar az çok Max Payne 2`nin nasıl olacağını tahmin edebilirler, fakat bilmeyenler için; oyunumuz kısaca bir third person-shooter tarzında, bu oyunu diğer third person-shooter`lardan ayıran başlıca özellik bullet-time belkide. Oyunun senaryosunun genel olarak değişik, ve çizgi roman tarzı ara sahneler ile işlenmeside başka bir özelliği oyunun. Oyunda ana karakterimiz, yeni suratı ve imajı ile yine Max Payne, fakat konunun ilerleyişi içersinde bazı bölümlerde Mona Sax olarakta oynayabiliyoruz. İki karakter arasında belirgin bir fark yok, Mona`nın bir kaç akrobatik hareketi dışında kontrolleri ve özellikleri tamamen aynı. Son olarakta oyunumuzun adındanda anlaşılacağı gibi romantik, vede acıklı bir konusu var.
|
|
|